ÇOCUĞUMUZU KIŞ HASTALIKLARINDAN KORUMANIN YOLLARI

KORUMA YOLLARI NELERDİR?

NORMAL DOĞUM: Bebeğin enfeksiyonlara karşı korunması daha doğumla birlikte başlar. Özellikle normal, vajinal doğumla dünyaya gelen bebekler anneden faydalı bakterileri alarak hayata 1-0 önde başlar.

ANNE SÜTÜ: Çocukları enfeksiyonlara karşı koruma anne sütü vermekle devam eder. Anne sütü alan bebeklerin orta kulak enfeksiyonu, zatüre, ishal gibi pek çok hastalığı geçirmediği veya daha hafif geçirdiği kanıtlanmıştır. Doğumdan itibaren ilk 6 ay tek başına, daha sonra tamamlayıcı gıdalarla beraber 2 yaşına kadar anne sütü verilmesi bebeğin hastalıklara karşı dirençli olmasını sağlayacaktır.

BESLENME: Anne sütü yanında bebek ve çocuk beslenmesi vücut direncinin sağlanması ve enfeksiyonlara yakalanmanın azaltılması açısından çok önemlidir. Bebek ve çocuk beslenmesinde yağ, protein, karbonhidrat ve vitamin-mineral ve eser elementler yönünden her yaşa uygun dengeli bir beslenme çok önemlidir. Her yaş grubu çocuk için mutlaka her gün süt –süt ürünleri, yumurta, et, meyve-sebze, tahıllar ve baklagillerin tüketilmesi önem taşır. Özellikle yumurta en değerli protein kaynağı olup çocuk beslenmesinde çok önemlidir ve günlük tüketilmelidir. Et ürünlerinden kırmızı et ve balık vazgeçilmezdir. Özellikle soğuk su balıkları (somon, hamsi, mezgit, uskumru) bol miktarda omega 3 balık yağı içerdiklerinden haftada 2 kez tüketilmesi uygun olacaktır. Omega 3 balık yağları çocuklarda vücut direncini artırmanın yanı sıra beyin ve göz gelişimi için de çok önemlidir. Yeterli balık tüketmeyen çocuklarda omega 3 balık yağı içeren preparatlar verilebilir.

EL YIKAMA: Solunum yolu hastalıklarının özellikle kreşe ve okula giden çocuklarda kış döneminde sık gözlenmesi nedeniyle hijyen kurallarına dikkat etmek ve özellikle çocuklara el yıkama alışkanlığının kazandırılması çok önemlidir. Virüsleri ve bakterilerin vücuda en kolay geçiş yolu ellerdir. Özellikle yemek öncesi ve tuvalet sonrası el yıkama alışkanlığı çocuklara kazandırılmalıdır.

SİGARADAN KORUMA: Evde sigara içilmemeli ve çocuklar sigara içilen ortamlarda bulundurulmamalıdır.

AŞILAR: Aşılama çocukları enfeksiyonlardan koruyan en önemli silahtır. Rutin aşılar dışında rotavirüs (ishal aşısı) aşısı, grip aşısı, meningokok aşısı (bir menenjit etkeni) ve ergenlerde boğmaca ve rahim kanseri aşılarının yapılması çok önemlidir.

D VİTAMİNİ: Özellikle kışın gözden kaçan bir durum da D vitamini eksikliğidir. Ülkemizde 1 yaşa kadar olan çocuklar düzenli D vitamini almasına karşın daha sonra D vitamini kullanılmamaktadır. Son yıllarda D vitamininin sadece kemik ve diş yapısını güçlendirmediği aynı zamanda eksikliğinde üst ve alt solunum yolu enfeksiyonlarının arttığı saptanmıştır. D vitamininin en önemli kaynağı güneştir. Günde en az 15 dakika kolların ve yüzün direkt güneş alması (Cam ya da perde arkasından alınması faydalı değildir) yeterlidir. Ancak kışın bu mümkün olmadığından D vitamini eksiklikleri ortaya çıkmaktadır. Günlük 400-800 ünite D vitamininin damla olarak alınması çocuğunuzu D vitamini eksikliğine karşı koruyacaktır. Çocuğunuz sık üst ve alt solunum yolu enfeksiyonu geçiriyorsa kanda D vitamini düzeyine bakılarak uygun tedavi verilebilir.

ÇOCUĞUNUZU KAPALI VE KALABALIK ORTAMLARDAN UZAK TUTUN

Çocuklar soğuk havalarda kalabalık ortamlarda daha fazla vakit geçirmekte ve başta üst solunum yolları olmak üzere damlacık yolu ile bulaşan enfeksiyonlara daha fazla yakalanmaktadırlar. Sonbaharın gelişiyle bademcik iltihapları da artış göstermektedir. Çocukların hastalıkları süresince okul, alışveriş merkezi gibi kalabalık ortamlardan uzak tutulmaları salgın riskini azaltacaktır.

KULAKTA AĞRI, KAŞINTI VE AKINTIYI ÖNEMSEYİN

Kulak enfeksiyonları, dış kulak yolu veya orta kulak iltihabı şeklinde kendini göstermektedir. Dış kulak yolu enfeksiyonları sonbahar ve kış aylarında artmaktadır. Kulakta ağrı, ateş, akıntı veya kaşıntı olması durumunda vakit kaybetmeden hekime başvurulmalıdır. Orta kulak iltihapları, çocukta işitme kaybı, menenjit, yumuşak doku ve komşu kemik yapılarda enfeksiyon gibi ciddi komplikasyonlara yol açma riski nedeniyle ciddiye alınmalı ve bir uzmana başvurmada geç kalınmamalıdır. Orta kulak enfeksiyonları, sıklıkla üst solunum yolları enfeksiyonuyla birliktelik göstermektedir. Dolayısıyla üst solunum yolu enfeksiyonlarından korunmak, kulak enfeksiyon riskini de azaltacaktır. Orta kulak iltihapları, enfeksiyonsuz sıvı birikimi, kronik sıvı toplanması veya akut enfeksiyon şeklinde kendini gösterebileceği için her zaman antibiyotik tedavisi gerektirmez. O nedenle dikkatle incelenmeli ve ilaç kararı doğru verilmelidir.

GÖZDEKİ ŞİKAYETLER İHMAL EDİLMEMELİ

Gözde kanlanma, çapaklanma, batma, yeşil akıntı, göz çevresinde şişme gibi şikayetlerle ortaya çıkan göz enfeksiyonları, erken önlem alınmaz ve doğru tedavi edilmezse tüm göz küresini kapsayan yaygın bir enfeksiyona dönüşebilir. Göz enfeksiyonlarının kaynağı genelde; yıkanmamış ellerle göze temas edilmesi ve çocuğun yüzüne karşı enfekte bireyin hapşırması ya da öksürmesidir. Göz enfeksiyonlarından korunmada temel yaklaşım kullanılan su kaynaklarının hijyenik olmasıdır. Diğer önemli nokta el yıkamadır, çocuklara el yıkama alışkanlığı kazandırılmalıdır. Hapşıran, öksüren, aksıran bireyler ve döküntüsü olan çocuklar mümkün oldukça diğer çocuklardan uzak durmalı veya maske takmalıdır.

MİKROPLARA 5 KARDEŞ GÖSTERİN

Çocukların değişik gıdalarla beslenmeleri, ortamdaki tuvaletlerin temizlik durumu, bağırsak enfeksiyonlarına yakalanma risklerini artırmaktır. Bağırsak enfeksiyonlarından korunmada en önemli yol, el yıkamadır. İshal ve kusma durumlarında dikkat edilmesi gereken bol sıvı alımının sağlanmasıdır. Böylelikle vücudun sıvı, elektrolit ve metabolik dengesi bozulmayacak ve şikâyetler çoğunlukla kendiliğinden iyileşecektir. İshal dönemlerinde özellikle beş gıda günlük olarak bolca tüketilmelidir. Bunlar mikroplara “Beş kardeş” gösterme şeklinde de ifade edebileceğimiz su, ayran, yoğurt, taze sıkılmış meyve suları ve çeşitli çorbalardır. Eğer çocukta kanlı ishal, dirençli kusmalar ve ateş varsa zaman kaybedilmeden doktora başvurulmalıdır. Gerekli testlerden sonra uygun tedaviler planlanmalıdır.

ANNE BABALARIN ALMASI GEREKEN ÖNLEMLER

1. Çocuğunuzu havanın sıcaklığına göre giydirin. Kalın parçalar yerine ince katlar ile ortam ısısına uyum sağlayabilir.
2. Gün içerisinde 4 besin grubundan da ölçülü bir şekilde almasına özen gösterin. Çocuğunuzu abur cuburlardan uzak tutun, onun yerine meyve ve yoğurt gibi sağlıklı ara öğünler tüketmesini sağlayın.
3. Çocuklara asitli içecekler ve hazır meyve suları vermeyin. Onun yerine suyu sevdirmek için ilgisini çekebilecek bardaklar alabilirsiniz.
4. Mevsime göre uyku düzenini oluşturun, mutlaka rahat bir yatakta ve uygun bir ortamda uyumasını sağlayın.
5. Huzurlu bir aile ortamının çocuk sağlığı için çok önemli olduğunu unutmayın.

 

share this recipe:
Facebook
Twitter
Pinterest

Still hungry? Here’s more